6 Mart 2025 15:28
/
Güncelleme: 15:42

İstanbul’daki sağlık binalarının dayanıklılık durumu: En az yüzde 20’si risk altında

İstanbul il sağlık müdürünün ‘kentteki sağlık tesislerinin yüzde 80’ini depreme dayanıklı’ sözleri ‘peki yüzde 20 ne durumda?’ sorusunu gündem getirdi.

İstanbul’daki sağlık binalarının dayanıklılık durumu: En az yüzde 20’si risk altında

Fotoğraf: Evrensel

Vural Nasuhbeyoğlu
vuralnasuhbey@gmail.com


İstanbul – Maraş merkezli depremlerde çok sayıda sağlık kurumunun da yerle bir olması gözleri İstanbul’a çevirmişti. Depremin hemen ardından İstanbul’da binaları riskli olduğu için bazı hastanelerin binaları boşaltıldı, bazıları taşındı, parçalandı veya güçlendirme çalışmaları başladı. Bu çalışmalar adeta bir kaos içinde yürütülürken aradan geçen 2 yılın ardından kentteki kamu sağlık kurumlarının deprem riskine ilişkin nihayet bir açıklama geldi. Ama bu açıklama yüreklere sur serpmek yerine kaygıyı da artırdı.

‘Çalışmalar devam ediyor’

Anadolu Ajansı (AA)’ya konuşan İstanbul İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Abdullah Emre, 6 Şubat 2023'teki depremlerin ardından İstanbul'da sağlık tesislerinin güvenliği ve dayanıklılığının öncelikli hale geldiğini söyleyerek “İstanbul'daki sağlık tesislerinin yüzde 80'i depreme dayanıklı hale getirildi” dedi. Emre’nin açıklamasına göre kentteki sağlık kurumlarının yüzde 20’sinin ise halen risk altında olduğu ortaya çıkarken Emre, 2024-2028 Stratejik Planı kapsamında tüm sağlık altyapısındaki dönüşümün tamamlanması hedeflendiğini dile getirerek “Megakentte sağlık altyapısının depreme ve çeşitli afetlere karşı yenilenmesi ve güçlendirilmesi çalışmaları devam ediyor” dedi.

‘Özeller ne durumda bilmiyoruz’

Hasan Ogan

Hasan Ogan

İstanbul Tabip Odası Deprem Çalışma Grubu Genel Koordinatörü Dr. Hasan Ogan, il sağlık müdürünün ‘yüzde 80’i sağlam’ sözlerinin yüzde 20’lik dilim için de soru işareti ortaya çıkardığını söyledi. Bu yüzde 20’lik dilimde hangi hastanelerin olduğu ve bunun bu kaç yatağa denk geldiğinin açıklanması gerektiğini belirten Ogan “Öte yandan açıklamada kentteki özel hastanelerin durumuna ilişkin bilgi verilmiyor. Ama İstanbul’daki 163 olan özel hastane sayısı Sağlık Bakanlığına bağlı hastane 53 hastaneyi 3’e katlamış durumda. Ve ne yazık ki bu özel sağlık kurumlarının eskilerinin çoğunun binaları dış cephesine giydirme yapılan hastanelerdir. Bu giydirmeler de onların sağlam olduğu anlamına gelmiyor” ifadelerini kullanarak kamu hastaneleri kent çeperinde kaldığı için olası bir depremde buralara ulaşmanın da zor olacağı uyarısını yaptı.

‘Çapa’nın inşaatı durmuş durumda’

İstanbul’daki sağlık kurumlarına ait binaların deprem riski sorununun 1999’da yaşanan Marmara depreminden bu yana sürdüğünün altını çizen Ogan “2000’li yılların başında yapılan bir araştırma sonrası bütün sağlık kurumları denetlendi. Sonuçta Cerrahpaşa ve Çapa öncelikli olmak üzere bütün sağlık kurumlarının en kısa sürede dayanıklı hale getirilmesi yönünde bir rapor ortaya çıktı. Bu konuda Avrupa'dan da bir maddi destek sağlandı. Ama aradan geçen 23 yıldan sonra 6 Şubat depremlerinin ardından Cerrahpaşa'nın aniden hizmet dışı kaldığını gördük. Çapa’nın binası 2007’den beri sürüncemede kaldı ve Çapa'nın yerleşkesinin inşaatının 2023’te bitmesi gerekirken kaba inşaatı durmuş durumda. Olası bir depremde hastaneye olan ihtiyaç aşikar. Sağlık müdürlüğü hastanelerin yapım aşamaları ne durumda ne zaman bitecek net bilgiler ortaya koymalı” dedi.

‘1142 ASM’nin yarısı riskli’

İstanbul'daki 1142 aile sağlığı merkezi (ASM) binalarının en iyi ihtimalle yüzde 50’sinin depreme dayanıklı olmadığını ve olası bir depremde çökeceğine işaret eden Ogan “İstanbul’da birinci basamak sağlık hizmeti verilen ASM binalarına yönelik hiçbir çalışma da yok. Şu kadar hastane yaptık denirken 2024’te yayımladıkları eylem planında İstanbul’da yaklaşık yarısı deprem karşısında dayanıksız olduğunu belirttikleri ASM’lere ilişkin bir çalışmaları yok” dedi.

‘Belgesi olan da yıkıldı’

Hastane afet acil planını (HAP) belgesini  özel, kamu bütün hastanelerin alıp sağlık müdürlüğüne sunması gerektiğini yoksa çalışma yürütemeyecekleri bilgisini veren Ogan, “Mantık olarak bu raporu alan hastane binalarının sağlam olması gerekir ama 6 Şubat’ta bu belgeye olan hastanelerin yıkıldığını gördük. Hatay’da 2017’de hizmete giren Devlet Hastanesi çöktü. Hastalar ve çalışanlar hayatını kaybetti örneğin. Bu bina eski de değildi. Bu belgeye sahip çok sayıda sağlık kurumu da yıkıldı” diye konuştu.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

101 milyarlık gasp

101 milyarlık gasp

Enflasyonla mücadele adı altında uygulanan Erdoğan-Şimşek programı, enflasyonu düşürmüyor ama ücret ve maaşları acımasızca ezmeye devam ediyor. DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı. “Enflasyonun nedeni ücret zamları” yalanının foyası da açığa çıktı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı.

Evrensel'i Takip Et